22 Şubat 2015 Pazar
ADALET FAZİLET VE KISAS
BİSMİLLAHİRRAHMENİRRAHİM
ADALET:Hakkın gözetilmesi,Hakkın yerine getirilmesi,Yasalarla belirlenen hakların kullanılması,haklıya hakkının ödenerek haksızlığın giderilmesi.Gibi anlamlara gelir.
FAZİLET:haklının haksızdan hakkını almağa gücü yettiği halde,hakkından vaz geçmesi,Hasmını bağışlaması
KISAS:Bir şahsın işlediği suça eşdeğer şekilde cezalandırılması,Haksızlığa uğrayan kişinin,hakkını aynıyla ödetmesi,
Konumuzun ana unsuru;adalet mi üstündür faziletmi:Bir devletin mahkemeleri eliyle, haksızdan hakkın alınıp haklıya verilmesi veya;gerek devlete ve gerekse özel veye tüzel kişilere karşı işlenen suçların,yasalarda mevcut cezalarla karşılığı bulması, cezalandırılması, adalettir.devletin kişi veye kuruluşlara karşı işlenen suçları bağışlaması fazilet değil zulüm olur.Bir Caninin bir kişinin evladını veye akrabanın canına kıymış olduğunu düşünelim. devletin bu katili affetmek için kanun çıkartmasının,adalet değil,zülüm olduğu ayan beyan ortadadır.Öyle ise şunu söylüyebiliriz, Devletlerin hukuksal uygulamalarında; adalet faziletten üstündür.
Haksızlığa uğrayan bir kişinin; gerek kendi güç ve kuvvetiyle veya gerekse devlet eliyle,haksızdan hakkını aynıyla alması adalettir.Hakkını almağa muktedir olduğu halde,hakkından vaz geçmesi hasmını bağışlaması ise fazilettir.Şahsi suçlarda ise ; fazilet adeletten daha üstündür.
Kısas ise,adaletin ta kendisidir.Rabbimiz kuranı keriminde''Kısasta hayat vardır.''diyor.Bir başka Ayeti kerimesinde;O kitapta onlar üzerine şöyle yazılmıştır.Cana can,göze göz,buruna burun, kulağa kulak,yaralamalar karşılığındada kısas uygulanır denilmektedir.Allahın adeletinden daha üstün bir adalet olabilirmi.Hiç yaratan rabbim kullarını bilmezmi.Öyle ise biz bir islam devleti olarak,Adaletin uygulanması konusunda Allah(c.c.)kitabınımı örnek almalıyız,yoksa günümüzde ülkemizde uygulandığı gibi Avrupa birliği yasalarınımı örnek almalıyız.Eğer adeletin uygulanması hususunda,Avrupayı örnek almamız isabetli ve doğru ise,Bugünkü feryadlar niye, Neden ülkemizde gün geçtikçe suç işleme oranları daha çok artıyor.ve neden ülkemizde can ve mal emniyeti bir türlü tam olarak sağlanamıyor.Allahın emrettiği şeriat kanunlarının uygulanması halinde özel ve tüzel kişilere zulummü etmiş oluruz,hak ve adelet yerine gelmemişmi olur. veyahudda, Allah(c.c) Kullarına zülümmü etmiş olur.Haşa ve kella;Gerek Rabbül alemin ayetlerinde ve gerekse Rasülallah, hadisi şeriflerinde (aleyhi selatü ve selam efendimiz) işlenen suçlara karşı kısasın uygulanmasını emretmekle beraber,Aynı zamanda hak sahibinin suçlusunu affetmeyede teşvik etmiştir.işte hadisi şerifler:İntikam almağa gücü yettiği halde,kendine zulmedeni af eyleyen kimseyi,Cenabı Allah kıyamet gününde af eder.Bir başka Hadisi şeriflerinde''Öldürülenin kanını bağışlayan verese için karşılık olarak cennet vardır.Bir başka hadisi şeriflerinde; Öldürüldüğü sırada ve yaralı halinde,katilini bağışlayan maktül cennete girer.,işte fazilete teşvik,işte merhamet. Bizler kendi kafamıza göre Allahın kanunlarını çok katı ve uygulanamaz olarakmı görüyoruz. Allah c.c. merhametlilerin en merhametlisidir.İşte bir örnek,Bir vatandaş kısas cezasını gericilik olarak görüyormuş,bu devirdede hırsızlık için el mi kesilir.v.s diyor.Nihayet günün birinde bu şahsın evine hırsız giriyor,ev almak için yıllardır biriktirmiş olduğu altınlarını çalıyor.işte bu aynı kişi ben o hırsızı yakalsaydım bırakın elini kesmeyi,boynunu keserdim diyor.Ben bu haberi biz gazetede okumuştum.İşte Rabbimizin kullarına karşı ne kadar merhametli ve şefkatli olduğu ortada. Kaldıki, bu kısas cezası öyle her hırsızada uygulanmıyor. Kişi aç kalmış ekmek çalmış hemen elini kes,Baklava çalmış veya yumurta çalmış hemen kolunu kes,yok böyle bir uygulama,Hırsızlığında asıl nedenleri araştırılıp belli bir mebladan yukarısı için kısas uygulanıyor. Hem şunu anlamak zor,eğer sen dürüst vatandaş isen,neden kısasdan korkuyorsun.Zira günümüz kapitalist kanunlarının amacı;Zenginleri ve zenginlerin mal ve servetlerini korumak üzere dizayn edilmiştir.Oysa ilahi kanunlar,Allahın kanunları ise,hakkı ve haklıyı koruma amacındadır.Öyle biz ülkemizde gerçek adaletin, barış ve huzurun sağlanması için,Avrupanın kaynağını,hıristiyanlıktan ve batıl felsefeden aldığı kanunlarını değil,Rabbimizin KURANI KERİMİNDE biz müslümanlara emrettiği,ilahi kanunlarını harfiyen uygulanırsa, Toplumumuzdaki bugünkü çözülmeyi ve adete suç işleme yarışının önüne geçmiş oluruz.Zira Güzel Ülkemizde insanlar gerek etrafdan duyumlarıyla ve gerekse yazılı ve görsel basınlardan edindiği bilgilerle,kim daha çok yolsuzluk ve hırsızlık yaparsa o insanların bir kısmı ya hiç ceza,i karşılık görmüyor veya çok az bir ceza ile kurtulabiliyor ama kalan ömrünü zenginlık içinde bolluk içinde yaşıyor.Bu uygulama ise,dürüstlük ve faziletin yerine,hırsızlığın ve yolsuzluğun, teşvikine ve revaç bulmasına neden oluyor.Bu konu başlı başına irdelenmesi ve incelenmesi gereken bir konu olduğundan bu kadarla iktifa ediyoruz....
SELAM HÜDAYA TABİ OLANLARA
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder