. Bismillahirrahmanirrahim
İnsan hayatının en önemli dönem ve olayları,doğum,evlilik ve ölüm günleridir.Evlilik hayatımızda bu kadar önem arz ettiğine göre evlilikte eş seçim ve tercihinin ne kadar önemli olduğu
açıktır.Evlenen insan eşinin hem bu dünyadaki saadetine hemde ahiret hayatındaki saadetine medar olacağı,ahiret hayatında eşinin en samimi ve en yakın refikası olarak orada melaikelerden daha üstün bir güzelliğe sahip olacağını hadisi şeriflerden öğrenmekteyiz. Öyle ise evlenirken nelere dikkat etmeliyiz;Evlenmeğe karar veren bir kardeşimiz veya evladımız Erkek ise evleneceği kızın; kendisinden,yaşca,boyca,soyca ve makam ve mevkice küçük olanını tercih etmelidir.Birkaç tane gelin adayı var ise dindar ve akıllı olanını tercih etmelidir. Denilmiştirki bir kişi evlendiği kızın güzelli için evlenirse güzelliğinin hayrını göremez,malı için evlenirse malının hayrını göremez,ancak dindarlığı için evlenirse dindarlığının hayır ve bereketini görür.sakın,sakın bu sözleri öylesine rasgele söylenmiş sözler olarak algılamıyasın.
Bu söylenenler kati ve insan ruh ve mizacını manevi alemlerde müşahade edenler tarafından söylenen sözlerdir. kati ve kesinlikle şaşmaz doğrulardır.Evlenecek kızında; erkekden; güzellikçe,temizlikte ve tasarrufda erkekden daha ileri ve üstün olması gerekir.tüm bu şartlar yanında kız ve erkeğin fiziki olarakda birbirlerinin dengi olmalıdırlar .çok sağlıklı ve güzel bir kızın veya erkegin sağlık ve fiziki olarak güçsüz birisiyle evlendirilmemesi gerekir Özetlemek gerekir ise evlenilecek kızın;Akıllı Dindar, Soylu, Şefkatli Temiz ve güzel olması, sayılan bu şartların hepsini bir arada taşırsa çok isabetli olur.Görüleceği üzere güzellik'te tercih sebepleri arasında yer almıştır.zira denilmiştirki çirkinlik bir kadında durduğu kadar şeytanda o kadar korkunç durmaz.Eş seçiminde dikkat edilmesi gereken en önemli husus sevgili peygamber efendimizin(s.a.s) hadisi şerifleridir 'çöplükte biten yeşillikten yemeyiniz der. yani ailesi ve soyu ahlaken evlenilip yuva kurmaya uygun olmayan kız güzelde olsa evlenilmemesi gerektiğini söylemiştir.Bir başka hadisi şeriflerinde ise'damar çekicidir.'der yani evlenilecek kızın veye erkeğin soyununda araştırılması gerektiğini söylemiştir,sevgili peygamber efendimizin tavsiyesine harfiyen uyulmalıdır.Öyle birisi ile evlenilmeliki eşlerden birisinin hastalık veya kaza gibi önceden bilinmesi mümkün olmayan bir olayla karşılaşılıp kötü durumlara düşüldüğünde,diğer eşin onu terk etmemesi ve vefalı olması gerekir.Hayatın tüm sevinç ve zorluklarını birlikte karşılayabilecek güvenilir bir kimse ile evlilik birliği kurulmalıdır.Bilinmelidirki bir kadını eri koruyamaz,ancak onu arı(utanma duygusu)korur.Kadında utanma duygusu ise soyu ile doğrudan ilgilidir.Uğur veya uğursuzluk diye bir şey yoktur, ancak;Ev'de,Eş'de ve binek hayvanda(büğün için araba'diyebiliriz)uğur veya uğursuzluk olur.(Hadisi şerif.Mealen)
Ey evlenecek kardeş işte sana hadisi şerifler ışığında ve büyüklerimizin görüşleri doğrultusunda yol göstermeğe çalışıldı.Bilki evlenen insan evlendiği gün ya cennet bahçeleriden bir bahçeye girmiş gibidir. veye cehennem çukurlarından bir çukura düşmüş gibidir.Kötü huylu bir kadınla evlenen bir erkeğin gönlü;Aynen geceleyin elektirikleri sönmüş,gök gürültülü ve fırtınalar kopan zifiri karanlık bir şehrin görüntüsü gibidir.kötü huylu bir erkekle evlenen kadının durumu ise;karlı ve buzlu kış gününde annesini kaybetmiş ve sürekli miyavlayarak etrafından yardım isteyen kedi yavrusu gibi çaresiz ve mutsuzdur.Bir erkek dışarıda toplum içinde ve iş hayatında gün boyunca şeşitli olumlu veye olumsuz hadise ve olaylarla karşılaşabilir. evine geldiğinde ise,onu karşılayan ve yüzüne bakınca mutluluk duyup ferahlanabilen,ve dahi tüm üzüntülerini unutabileceği huri misal bir hanımla karşılanması ve bir güven, emniyet ve mutluluk yuvasına girdiğini hissetmesi ne kadar bahtiyarlıktır ve şanslı bir ev reisidir. Fakat birde bunun tersini düşünki ne kadar acı ve elem vericidir.H.z Ömer r.a kötü kadın bukağı gibidir, ona yaklaşırsan seni yılan gibi sokar,ondan uzaklaşırsan sana ihanet eder,der.Tanıdığım bir dostumun hanımı vefat etmişti, nihayet bir zaman geçti yeniden evlendi,yanıma ziyaretime gelmişti ağbey yeni evlilik nasıl gidiyor diye sordum,zira çok mutlu olduğu her halinden ayan beyan belliydi vallahi ömerciğim çok mutluyum.önceki hanımım zamanında eve gitmekten korkuyordum akşam evime dönmek bile istemiyordum,şimdi ise evden çıkmak
istemiyorum.öylesine hizmet ve hürmet görüyorumki...... Allah mutluluklarını daim etsin.Fakat ey dertlerin en beterine müptela olmuş olan kardeş peki hanımım veya beyim anlayışsiz veye.huysuz diye hemen ayrılmakmı gerekir, hayır.Zira Allah'ın (c.c)helal kıldığı ve fakat hoşlanmadığı helallerin en başında boşanmak gelmektedir.Bu konuda seni ferahlandıracak iki kıssaa anlatayım ki hem sen ferahlan hemde ben ferahlanayım. Evliyaullahdan birisini sevenleri ziyaretine giderler o muhterem zatın köyündeki evine giden misafirleri kapıda hanımı karşılar, ziyarete gelenler üstadımızı ziyarete geldik dereler kadın onlara pekte hoşa gitmeyen tavır ve sözlerle eşinin evde olmadığını ve şu tarafa doğru geçti gitti derler. nihayet ziyarete gelen şahıslar uzak mesafelerden geldikleri için üstadı görmeden'de dönmek istemezler ve onun gittiği tarafa doğru gidip,arayıp bulmak isterler.sonra bakarlarki o veli zat dağın yamacında vahşi bir arslanın sırtında geziyor. Hayretler içinde kalarak ya üstad sen bu mertebeye nasıl ulaşdın derler o da beni nasıl bulabildiniz diye onlara sorar ziyarete gelenlerde seni evine gittik eşinden sorduk öyle bulduk derler. üstad onlara hanımının kendilerini nasıl karşıladığını sorduğunda,onlarda pekde hoşa gitmeyen sözler söylediğinden bahsedince işte ben o hanıma bunca yıl katlandığım ve sabrettiğim için Rabim beni kerametle mükafatlandırdı der. Yine benzer bir yaşanmış gerçek hayat.Yunus(a.s) kıssası:yunus aleyhiselamın ziyaretine gelenler yunus a.s. hanımının kendisini hal ve hareketleriyle ve sözleriyle taciz ettiğini ve pekte saygılı davranmadığını görünce,ziyaretçiler bu duruma hayret ederler ve Yunus a.s. böylesine bir hanıma katlanmasının sebebini sorarlar.Yunus a.s;Ben rabbime;Ya rabbi benim ahiretdeki sıkıntılarımı bu dünyada verde bana ahiretde hiç bir sıkıntı yaşatma diye dua ettim.Rabbimde bane falanca kişinin kızı ile evlen diye vahyetti işte sizin gördüğünüz ve benimde sabrettiğim sıkıntı benim ahiretdeki sıkıntılarımın bedelidir der.Keza Asiye validemizinde firavuna katlanması ve sabretmesi onu dünya kadınları arsında 4 büyük kadınlardan biri olma makamına yükseltmiştir.
İşte kardeşim eşlerin bu dünyada birbirlerine çektirdiği sıkıntılar ahiret sıkıntılarına benzer ve eşlerin bu dünyadaki çektirdiği sıkıntılar ahiret sıkıntılarına kefaret olur inşallah. ALLAH(C.C.) BEN KULUMA GÜNAHLARI YÜZÜNDEN BU DÜNYADA AZAP ETMİŞSEM AHİRETTE ONA AZAP ETMEKTEN HAYA EDERİM. der Müslüman kardeşim evlenmek peygamber efendimizin kuvvetli sünnetlerindedir:'evleniniz çoğalınız:ben ahirettde sizin çokluğunuzla övünürüm:der rasulallah.Ahirette her peygamberin ümmeti mahşer yerine toplanırken peygamber efendimiz kalabalık bir ümmet görüp, kendi ümmeti zannederek onlara doğru yönelerek karşılamak ister, fakat meleker ya Muhammed (a.s.m) onlar senin ümmetin değildir onlar H.z.Musa a.s. ümmetidir derler Peygamber efendimiz çok mahsun olur:Melekler Ya muhammed (a.s.m.)ufuklara bak derler,sevgili peygamber efendimiz ufuklara bakarki sahabeleri ve müceddit alimleri hepsinin sancağı altında onlara tabi olan ümetti ufukları doldurmuşlar ve mahşer yerine doğru muazzam bir kalabalık halinde gelmektedirler. peygamber efendimiz ümmetini görünce çok mesrur ve mutlu olur:evleniniz çoğalınız ahirette ben sizin çokluğunuzla övünürüm.der.sevgili Peygamber efendimiz (s.a.s)
SELAM VE DUA İLE
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder